İsrail-Lübnan sınırındaki Kariş gaz sahası, İsrail gaz şebekesine bağladı | KURUMSALHABER.COM.TR
Uluslararası enerji şirketi Energean, Akdeniz’de İsrail-Lübnan sınırındaki tartışmalı Kariş sahasını İsrail’in gaz şebekesine bağladığını ve …
Uluslararası enerji şirketi Energean, Akdeniz’de İsrail-Lübnan sınırındaki tartışmalı Kariş sahasını İsrail’in gaz şebekesine bağladığını ve karadan sahaya gaz göndererek boru hattını test etmeye başladığını duyurdu.
İbranice yayın yapan “Walla” haber sitesine göre, Energean şirketi, belirli test prosedürlerini başlatmak için İsrail Enerji Bakanlığının onayı üzerine, su altı boru sisteminden platforma gaz akışı (ters pompalama) sürecinin başladığını açıkladı.
Haberde ismi açıklanmayan İsrailli yetkililer, ABD Dışişleri Bakanlığı Enerji Güvenliği Danışmanı Amos Hochstein aracılığıyla Lübnan’ı söz konusu adım konusunda bilgilendirdiklerini aktardı.
Hochstein’in Lübnanlı yetkililere bunun gaz üretiminin başlangıcı olmadığını, ancak pompalamanın sondaj operasyonunun önemli bir parçası olduğunu ilettiği ifade edildi.
Lübnan’daki Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, Lübnan ile İsrail arasındaki tartışmalı deniz sınırına ilişkin müzakereleri takip ettiklerini, Lübnan’ın taleplerinin karşılanmaması halinde Kariş Doğal Gaz Sahası’nı hedef alacaklarını söylemişti.
Nasrallah, “Gözlerimiz ve füzelerimiz Kariş sahasında. Deniz sınırının çizilmesine ilişkin müzakerelerin gidişatını izliyoruz” yönünde açıklamada bulunmuştu.
İSRAİL İLE LÜBNAN ARASINDAKİ DENİZ SINIRI ANLAŞMAZLIĞI
İsrail ile Lübnan arasında yaklaşık 860 kilometrekarelik deniz sahası anlaşmazlığı bulunuyor.
İki ülke de bu bölgenin kıta sahanlığında hak iddia ediyor. İsrail, Lübnan hükümetinin lisanslama sürecine başladığı 5 bloktan üçünün İsrail kıta sahanlığı sınır bölgesinde yer aldığını öne sürüyor. Lübnan tarafı ise tartışmalı bölgenin 2 bin 290 kilometrekare olduğunu savunuyor.
Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn, İsrail ile bir yıldır askıda olan dolaylı müzakerelere yeniden başlanması için 14 Haziran’da, arabulucu ABD’li diplomat Amos Hochstein ile bir araya gelmişti.
Hochstein, son olarak 9 Eylül’de Beyrut’ta bazı temaslarda bulunmuş ve anlaşmaya varılması hususunda iyimser olduğunu ifade etmişti. Lübnan Cumhurbaşkanı da 19 Eylül’de İsrail ile müzakerelerde son aşamaya gelindiğini, teknik detaylar üzerinde görüşmelerin yapıldığını belirtmişti.
Lübnan ve İsrail, deniz sınırının çizilmesi konusunda 2 Ekim’de ABD’den gelen “yazılı teklifi” teslim aldıklarını açıklamıştı.
Lübnan, ABD’den gelen yazılı teklife 4 Ekim’de “bazı değişikliklerin talep edildiğini” içeren bir yanıt verildiğini duyurmuştu.
İsrail Başbakanı Yair Lapid’in anlaşma taslağında Beyrut’un değişiklik taleplerini reddettiği bildirilmişti.
İsrailli bir siyasi kaynak, “Başbakan Lapid’in, Lübnan’ın anlaşma metninde yapılmasını istediği değişiklikleri kabul etmediğini ve müzakere ekibine bunları reddetmesi talimatı verdiğini” belirtmişti.
İsrail Savunma Bakanı Benny Gantz da katıldığı bir askeri törende, “Eğer Hizbullah, altyapımıza, egemenliğimize bir zarar vermek ister Lübnan’ın ödeyeceği askeri bedel ağır olur” demişti.
ANLAŞMADA İKİ KONU ÜZERİNDE İHTİLAF VAR
İsrail, “duba çizgisi” olarak isimlendirdiği hattın anlaşmaya “uluslararası deniz sınırının çizilmesi” şeklinde geçmesini istiyor. Buna karşın Lübnan’ın anlaşmada bunun bir “uluslararası sınırın çizilmesi” değil “sınırdaki çatışmanın sona ermesi” şeklinde yer almasını istediği aktarılmıştı.
Ayrıca, anlaşmanın son taslağında, Lübnan’ın Kana doğal gaz sahasında Total şirketiyle çalışacağı, İsrail’in buradan elde edilecek gelirlerden alacağı payı Total şirketiyle müzakere etmesi öngörülüyordu. Ancak İsrailli siyasi kaynağa göre, Lübnan’ın İsrail’in Total şirketiyle yapacağı müzakerelere katılmak istediği ve bu müzakerelerde onay hakkı istediği kaydedilmişti.